Qaraim languages and literatures and Karaism

Qaraim languages and literatures and its Archive Blog Qaraim Tili

QARAIM LANGUAGES AND LITERATURES ONLY

The Qaraim (Karaites) are a religious and cultural group made up of individuals who adhere to the tenets of the Old Testament of the Hebrew Scriptures alone. Their ethnic and religious roots have been a subject of ongoing discussions to the present day.

Over the centuries they have developed their own spiritual and secular literature, creating their own distinct dialects apart from the standard forms of the languages in the areas in which they've lived.

The question is still open as to whether these dialects can be considered independent languages, since they have their own written traditions. These dialects include: Qaraite Hebrew of Constantinople, Qaraite Turkic (several dialects of Crimea, Lithuania, Ukraine), Qaraite Arabic, Qaraite Aramaic, Qaraite Greek of Turkey and the Qaraite Persian dialects.

The number of literary works written in these dialects is enormous, and has hardly been explored. Due to the efforts of their religious opponents, such as the Pharisees, the Qaraim were labeled as an insignificant and unimportant sect.

Since the discovery of the Cairo Geniza, the Dead Sea Scrolls and the Avraham Ben Shemuel Firkovich collections, anthropologists and lingusts no longer consider the Qaraim as such anymore. Qaraim studies have become a hot topic in academic circles, but despite this recent revival of interest in the Qaraim, the linguistic and literary aspect of Qaraim culture remains largely unexamined. This blog is focused SOLELY upon research involving the examination and restoration of the LANGUAGES and LITERATURES of Qaraim.

Thursday, March 1, 2012

Karaylık ve Astroloji



Karaylık ve Astroloji


İnsanlık tarihinin ilk zamanlarında astroloji ve astronomi birbiriyle yakın ilişkiliydi. Astronomi göksel cisimlerle ilgilenirken, Astroloji ise Göksel Cisimlerin hareketlerini yorumlayarak, Dünya’da yaşayanlara olabilecek etkilerini tahmini ile ilgiliydi. Astrolojinin kökenlerinin dayandığı Babilde, tutulmalara ve göktaşlarına çok büyük bir önem verilirdi. Gezegen hareketleri ile ilgilenilmezdi. Yıldızlar ve Takımyıldızları isimleri verilirdi-ve ne zaman ki tanrıları olarak tapınmaya başladılar- Astroloji Uzmanları insanların dünyada nasıl etkileneceklerine hakkında tahminler yapmalarına yol açıldı.


İsa’dan 2.Milenyum önce Babilli Astrologlar yıldız falı ve burçları her ay ne olabileceği ile ilgili olarak çıkardılar. Ne zaman ki 12 ayın kayıtları derlendi. Hiçbir değişim yapılmadan her yıl kullanıldı. Babiller bir burçlar kuşağı geliştirdiler, Göksel kürenin 12 parçaya bölünmesi gerçekleştirildi ve sonradan bunlar Güneş, ay, gezegenler olarak sonradan adlandırıldı. İsa’dan önce 4.yüzyılın sonlarında Mezopotamya Astrolojisi, Yunanistana doğru yayldı; yüzyıl sonra Mısırlılar tarafından tamamen kabul edildi. Yunan kültürü Romalılar tarafından kabullenilmeye başlandığında, astroloji bir çeşit din olarak kabul gördü ve bunun uygulayıcıları kişisel8kişiye özel) burç kuşakları hazırlamaya başladılar.


Yüzyıllar sonra, Astrolojinin etkisi Israel’e geldi, Amos, Kuzey Krallığını Saturn ibadet ettikleri için kınadı (5.26). Yeremiya, İştar ve Venüs’e tapınma ve saygı’dan bahseder (7.18,44.17-10) ve genel olarak gökcisimlerine (8.2,19.13). İşaya ,ilk defa özel olarak astrologlar ve onların aktivitelerinden bahsedendir (47.13) ve onun kehanetinde o tahmin etmiştir onların yıkımı, şöyle der ‘’ateş onları yakacaktır’’ (47.14).


Milattan 2.yüzyıl önce, Astroloji, Rabban Museviliğine tutanacak sağlam zemin kazandı, ne zaman ki( Babil Etkisi ile) bazı meleklere ,yıldızlar ve gezegenlerle kimlik tanımlama moda oldu. Bu gelenek oysa ki Bilgelik 13:1-4’te tamamen red edilmiştir, Rabbanların astrolojiye olan ilgisini durdurmaya çalışmak imkansız bir hal aldı. Filistindeki 6.yy’dan kalma Bet Alfa Bizans Sinagogunun zeminindeki mozaikte bir çeşit burçlar kuşağı (Zodyak) gözükmektedir, bu da Rabban Dini Mimarisine ne tarz bir astrolojinin nasıl geniş bir boyutta sızdığını göstermektedir. Rabbanlıkta hala Astrolojinin varlığı kuvvetlidir, bununla ilgili bir sürü güncel Rabban çalışma bulabiliriz.





Not: Bazıları astrolojinin önemini, Yaakov’un oğullarına yaptığı 12 kutsamayı örnek göstererek iddia etmektedirler (Bereşit 49.1-28), göksel cisimlerin olası etkisi ile ilgili Kutsal Metin’in hiçbir yerinde geçmemektedir. Tora yıldızlara tapınmayı açık şekilde yasaklamıştır (Devarim 9:14).

No comments:

Post a Comment